29 Eylül 2015 Salı

Tüy kadar hafif çelikten güçlü madde geliştirildi


Çinli bilim adamları, "tüy kadar hafif olmasına karşın çelikten güçlü" bir süper madde geliştirdi.
Çin Bilimler Akademisi Şanghay Seramik Enstitüsü araştırmacıları, köpüksü yapıya sahip süper maddenin "mucize yapıtaşı" olarak da bilinen grafen tüplerinin elmas kadar kararlı bir hücresel yapıya dönüştürülmesi sırasında ortaya çıkarıldığını açıkladı.

Araştırmacılar, yeni keşfedilen maddenin eğilip bükülmeden kendi ağırlığının 40 bin katını taşıyabildiğine işaret etti.

Grafenden elde edilen köpük, 1 santimetrekareye 1 tondan daha fazla darbeye de dayanabiliyor. Bu miktar, Dünya'nın en derin yeri kabul edilen Mariana Çukuru'ndaki basınca denk düşüyor.

Çinli araştırmacılar, keşfettikleri süper maddenin grafenden daha önce elde edilen maddelere oranla dış darbelere çok daha dayanıklı olduğunu vurguladı.



Orijinal boyutunun yüzde 5'ine kadar sıkıştırılabilen süper madde, yeniden kendi biçimine ve büyüklüğüne dönüyor. Sıkıştırma işleminin bin kez tekrarlanmasına karşın süper madde hiçbir zarar görmüyor.

Isıya karşı da son derece dayanıklı olan maddenin, roket ve füzelerin yol açtığı darbeyi emmesi için tankların yüzeyinde ve askerler için hareket kabiliyetini etkilemeyen zırhlar üretilmesinde kullanılabileceğine dikkat çekildi.

Keşif, "Advanced Material" dergisinde de yayımlandı.
"MUCİZE YAPITAŞI"
Karbon atomunun bal peteği örgülü yapısı grafen, 2004'te Rus kökenli İngiliz bilim adamları Andre Geim ve Konstantin Novoselov tarafından keşfedilmişti. Geim ve Novoselov, keşifleriyle 2010'da Nobel Fizik Ödülü'ne layık görülmüştü. İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi, Geim ve Novoselov'a "mucize yapıtaşı grafen üzerine yaptıkları çığır açıcı deneyler" nedeniyle ödül verildiğini açıklamıştı.

Son derece ince bir yapıya ve sıra dışı özelliklere sahip olan grafen, bir dakikada şarjedilen piller, kağıt kadar ince cep telefonları, kurşun geçirmez kıyafetler üretmeye çalışan bilim adamlarının büyük ilgisini çekiyor.

Kaynak: Hürriyet



28 Eylül 2015 Pazartesi

İp köprü inşa eden insansız hava araçları


Zürih Üniversitesi ve Gramazio Kohler Research şirketinden araştırmacıların ortak çalışması sonucu, küçük insansız hava araçları (drone), insan ağırlığını taşıyacak kapasitede bir ip köprü inşa etmek üzere programlandı.
Proje, hava araçlarının mimaride ve inşaatta kullanılması konusundaki araştırmanın bir parçası olarak geliştirildi.
Hava araçlarının, bu araştırmanın yapıldığı laboratuvar dışında kullanılabilmesi için, ek sensörlerle geliştirilmesi gerekiyor.
Kaynak: BBC

21 Eylül 2015 Pazartesi

ABD 1200 Km Hızla Yolculuğa Hazırlanıyor


Amerika’da uzun zamandır hayal edilen Hyperloop adlı hızlı taşımacılık sisteminin altyapı inşaatına önümüzdeki yıl başlanması planlanıyor. İnsanların saatte 1200 kilometre hızla, çelik tüplerde yolculuk edeceği Hyperloop sisteminin toplu taşımacılıkta yeni bir çığır açması bekleniyor.
Hyperloop adı verilen çelik tüp taşımacılığının altyapı çalışmaları önümüzdeki yıl başlıyor.
Quay Vadisi, milyarder girişimci Elon Musk tarafından tasarlanan ve tamamen yenilebilir enerjiyle işletilmesi planlanan yeni taşımacılık sisteminin başlangıç noktası olacak.
Musk’ın fikrini hayata geçirmeye hazırlanan Hyperloop Taşımacılık Teknolojileri Başkanı Dirk Ahlborn, sistemin güvenli, ucuz ve çevre dostu olduğunu söylüyor: “Bu, yüzde yüz güneş enerjisiyle çalışan, yepyeni bir sistem.”
Sistemin en önemli özelliği hızlı olması. Ahlborn, “Elbette uçak kadar hızlı olmayacak ama kara taşımacılığında hız rekoru kırmasını bekliyoruz,” diyor.
Los Angeles’tan Las Vegas’a dört saat süren araba yolculuğunun, Hyperloop ile sadece yarım saate indirilmesi hedefleniyor.
Hyperloop’ta, uzun çelik bir tüpün içinde hareket eden kapsüller bulunuyor. Ray gerektirmeyen sistem, yerin üstünde ve altında hareket edebiliyor.
Ahlborn sistemin özelliklerini şöyle özetliyor: “Tüplerin içinde, uçaklardakine benzer düşük basınçlı bir ortam yaratılıyor. Böylece tüplerin içinde ilerleyen taşıma kapsülleri zorlanmıyor ve çok az enerjiyle çok hızlı yolculuk edebiliyor.”
Ahlborn, bir yandan Quay Vadisi’nde inşa edilecek kısa platformda yolcu trafiği ve kapsül güvenliği üzerine çalışmalar yaparken, diğer yandan platformu genişletmek için gerekli olan yaklaşık 10 milyar dolarlık finansmanı garantilemek için çalışıyor.
Ahlborn ve şirketi, bu hayali gerçeğe dönüştürmeyi başarırsa, tüplerin içinde hızla hareket eden Hyperloop kapsüllerini tüm dünyada görmek mümkün olabilir.
Kaynak: VOA

18 Eylül 2015 Cuma

İnşaat sektöründe devrim: Kendi kendini onaran beton!


Kırılan bir beton kendiliğinden düzelebilir mi? Bu müthiş ve ilginç buluşu sizler için araştırdık.
Belçika Ghent Üniversitesi laboratuvarındaki mühendisler beton malzeme üzerinde çalışıyor. Ancak bu beton çok farklı bir yapıya sahip. Eğer kırılırsa kendi kendini onarabiliyor.
Elke Gruyaert, İnşaat Mühendisi, Ghent Üniversitesi: ‘‘Beton, yüksek derece emici güce sahip polimer malzeme içeriyor. Bu yüzden kırılma olduğu zaman su içeri giriyor ve bu polimer malzeme şişerek içine daha fazla su girmesini engelliyor ve kırılan bölgeyi kapatıyor.’‘
Bu polimer madde kapsüllenerek beton harcının içerisine katılıyor. Kendini onaran beton tamamıyla kuru olduğu zaman, bilim insanları onu kırarak nasıl tepki vereceğini inceliyor.
Betonun mekanik tepkimesi araştırılıyor. Sıvı miktarı ve dayanıklılığı ölçülüyor.
Brenda Debbaut, İnşaat Mühendisi, Ghent Üniversitesi: ‘‘Eğer küçük bir çatlak hemen düzelirse, büyümesi için bir risk yok demektir. Böylece yapının tamamının yıkılması için de risk faktörü ortadan kalkıyor. Sorunlu bölge büyümeden onu durdurmayı amaçlıyoruz.’‘
Bilim insanları bir Avrupa araştırma projesinde geliştirilen bu esnek polimer maddenin köprü ve tünel gibi en küçük kırılmaların bile ciddi hasarlara ve çürümelere yol açtığı yapıları büyük çatlaklardan koruyabileceğini söylüyor.
Nele de Belie, Teknik Sorumlu, HEALCON Projesi: ‘‘Kendini onaran bölgenin eskisi gibi tamamıyla sağlam olmasına gerek yok. Bu haliyle de yeterince güçlü. Yapmamız gereken sıvı miktarını sıkı tutmak. Böylece dayanıklılık da korunmuş oluyor.’‘
Peki ya diğer ilginç maddeler, mesela biyolojik malzeme betonun kendini onarmasında kullanılabilir mi?
Hollanda’nın Delft Teknoloji Üniversitesi’nde çalışan araştırma görevlileri betonun kendini yenilemesi için farklı bir madde daha keşfetti. Bakteriler…
Henk Jonkers, Biyolok, Delft Üniversitesi: ‘‘Evlerimizden ve yaşam alanlarından temizlediğimiz bu bakteriler, betonun yapısıyla büyük oranda benzerlik gösteriyor. Öncelikle kayanın yapısına uyuyor ve ayrıca alkalin özelliği taşıyorlar. Bu sebeple PH değerleri yüksek. Bu bakteriler betonun içerisinde yaşamaya elverişli ve hastalığa yol açmıyorlar. İnsanlara ve çevreye de zararları yok.’‘
Küçük bir kırılma olduğunda bakteriler betonu içeride tutuyor ve sızan suyla karıştırıyor. Kalsiyum karbonat da onarımı hızlandırarak çatlağı tamir ediyor.Araştırmacılar şu anda bakterinin onardığı yerin ne derece geçirgenliği olduğunu test ediyor.
Eirini Tziviloglou, İnşaat Mühendisi, Delft Üniversitesi: ‘‘Suyun onarılan bölgeden geçip geçmeyeceğini test edeceğiz. Onarımdan önce ve sonra arada ne kadar fark olduğunu da kontrol ediyoruz.’‘
Bilim insanları şimdi buluşlarını gerçek yapılar üzerinde denemeyi amaçlıyor.
Avrupa’da bulunan tünel ve köprülerin yüzde 70’i betondan yapılmış. Bu yeni buluşun pazarda yerini alması ve satışa sunulması birkaç seneyi bulabilir.

Nele de Belie, Teknik Sorumlu, HEALCON Projesi: ‘‘İlk başta bu malzemenin fiyatı yüksek gelebilir. Ancak bu sayede yapıların ömrünü uzatıyor ve bakım masraflarını azaltıyorsunuz. Kısaca duruma genel olarak baktığınızda, kendini onaran bu beton malzeme ekonomik olarak ucuza mal oluyor.’‘
Bu buluşun günlük hayatta kullanılabilmesi için araştırmacıların konu üzerinde biraz daha çalışması gerekiyor.
Kaynak: Euronews